Übersetzungen für „bulunduğu“ im Deutsch » Türkisch-Wörterbuch

Fundort

bulunduğu yer -in

Ladenstraße

dükkânların bulunduğu cadde, alışveriş caddesi

Einsprachige Beispiele (nicht von der PONS Redaktion geprüft)

Türkisch

Hücre, izotonik ortamdan alınıp hipotonik ortama konulursa bulunduğu ortamdaki sıvıyı içine alarak şişer.

tr.wikipedia.org

Locaların altında loca sahiplerinden daha düşük ekonomik düzeydeki seyircilerin bulunduğu loggione denilen galeriler, dönemin en ateşli opera seyircilerini barındırmıştır.

tr.wikipedia.org

Shepard, telefon kulübesine girip ahizeyi kaldırdıktan sonra bulunduğu yerde kalakalır ve telefonu kapatamadığı için kulübeden dışarı çıkamaz.

tr.wikipedia.org

Melodifestivalen 2008 sekizer katılımcının bulunduğu dört yarı finale bölünmüştür.

tr.wikipedia.org

Zamanla konumu nedeniyle değer kazanan kent, İskandinavya'nın bulunduğu savaş dönemlerinde devamlı olarak el değiştirdi.

tr.wikipedia.org

Alkolsüz içecekler, dondurma, şekerlemeler, puding ve spagetti başlıca bulunduğu besinlerdir.

tr.wikipedia.org

Fosillerin bulunduğu yerler o dönemlerde günümüzde kuzey Karaipler veya güney Çindekine benzer bir iklime sahipti.

tr.wikipedia.org

Farklı federe devlet yasalarının uygulanmasında çoğunlukla bulunulan yer göz önüne alınır fakat uygulamada kişilerin hangi federe yapıya bağlı bulunduğu hususuna göre de hareket edildiği görülmektedir.

tr.wikipedia.org

Alman prensleriyle papa arasında arabuluculuk görevinde bulunduğu bu yıllarda, papanın tarafına geçmesinin nedenleri bir mektupla açıklamayı seçmesi bazı çevrelerde hoşnutsuzluğa neden oldu.

tr.wikipedia.org

Anne erkek kardeşi de içinde bulunduğu için ensest ilişkiyle de itham edildiği, beş erkekle zina yapmakla suçlandı.

tr.wikipedia.org