Übersetzungen für „gayet“ im Türkisch » Deutsch-Wörterbuch

gayet [ɑː]

gayet

äußerst, überaus

Einsprachige Beispiele (nicht von der PONS Redaktion geprüft)

Türkisch

Hükûmet üyelerinin taşıdıkları unvanlarından ve yazıtlardaki ifadelerden gayet önemli kişiler oldukları anlaşılmaktadır (çor, ilteber, buyruk-çor vb.).

tr.wikipedia.org

Bu gelişmeleri tarafsız incelemeye yeltenmek bile her iki taraftan gayet uygunsuz eleştiri almaktadır.

tr.wikipedia.org

Bu iki kızkardeş o zaman hala yaşamakta olan annelerinden gayet büyük servetler miras beklemekteydiler; ama bu veraset için birbirlerine rakiptiler.

tr.wikipedia.org

Evliya Çelebi, 1655 yılındaki kenti ziyaretinde bu hamamdan "muallak minare kurbundaki hamam ferşinde ruhamları ve kubablarında billur camları gayet müsennadır." şeklinde bahsetmektedir.

tr.wikipedia.org

Mimarının birey olarak beslediği istekleri, mimarının yaşadığı özlemleri, o en benzersiz yanını yaşam alanına taşıdığını gayet iyi biliyor.

tr.wikipedia.org

Orijinal oyunun sonucu bir sürü ölümlerle gayet bir kasvetli atmosfer içinde sonuçlanmaktadır.

tr.wikipedia.org

Satirino gayet alaylı bir şekilde kadınların hep vefasız olduklarından yakınır.

tr.wikipedia.org

Her gün çalışmalarını gayet metodik olarak yapıp sabah erkenden (bazen sabah saat 4 kalkarak) akşama kadar devamlı çalışırdı.

tr.wikipedia.org

Buna karşılık vadide yazlar gayet ılımlı ve hatta sıcak geçmektedir.

tr.wikipedia.org

Bu çocuklarına karşı gayet koruyucu davranmıştır ve onların hayatlarında ilerleyebilmeleri için birçok karmaşık iltimas hareketine girişmiştir.

tr.wikipedia.org