-
- |
- Service / Hilfe
- |
- Kontakt
- |
- B2B
- Mein PONS
Einsprachige Beispiele (nicht von der PONS Redaktion geprüft)
Türkisch
- Lahana ve şalgam gibi sebzeler, iyotun vücut dokularına girmesine engel olduğu düşünülen, ama pişirme sırasında ısı etkisiyle yıkıma uğrayan tehlikeli bir enzim içerir.tr.wikipedia.org
- Clostridium botulinum adlı bakterinin organizmaya girmesi sonucunda ortaya çıkan botulizmin nedeni, konserveler, özellikle de mikroorganizmanın dirençli sporları normal pişirme yöntemleri sırasında ölmediklerinden, evde yapılan konservelerdir.tr.wikipedia.org
- Sodyumle sınırlı diyetlerde bulunanlar için, içme suyu ve pişirme suyu için ters osmoz sisteminin kullanılması, mevcut olabilecek diğer kirliliklerle birlikte sodyumu uzaklaştırır.tr.wikipedia.org
- Bir çeşit yumurta pişirme şekli ya da yumurtalı börek de denebilir.tr.wikipedia.org
- Modern gaz sobası ve mikrodalga fırınların piyasaya sürülmesi, kızartma popülaritesinin (et, balık, sebzeler) artması gibi yeni pişirme tekniklerinin benimsenmesine yol açmıştır.tr.wikipedia.org
- Sığır işkembesi satıcıları, daha önce işlenmiş olan bu etin sıcak suda kaynatılmış bir versiyonunu sunarak pişirme süresinin azalmasını sağlamaktadır.tr.wikipedia.org
- Ayrıca, pişirme denilen bir teknikle, renklendirmek ve boyamak için yüzün yüksek noktalarına cömertçe de uygulanabilir.tr.wikipedia.org
- Etüv, belirli sıcaklıklarda mikrop üretme, sterilize etmekte, ısıtma, pişirme, veya kurutma amaçlı kullanılan laboratuvar fırınıdır.tr.wikipedia.org
- Güneş enerjisiyle yemek pişirme ve ısıtma gibi alternatif enerji kaynaklarının kullanımı, hatta biyokütle (tezek/odun) yerine kömür/gazyağı gibi yakıtların kullanımı, daha iyi sonuçlar doğurmaktadır.tr.wikipedia.org
- Saatlerce özel bir pişirme yöntemi gerektiren tandır denilen fırında pişirilen kuzu parçaları (bazen bütün bir kuzu).tr.wikipedia.org
Möchtest du ein Wort, eine Phrase oder eine Übersetzung hinzufügen?
Schicke es uns - wir freuen uns über dein Feedback!