Übersetzungen für „çıkaran“ im Deutsch » Türkisch-Wörterbuch

Unruhestifter(in)

huzursuzluk çıkaran

aufrührerisch

karışıklık çıkaran

meuternd

isyan halinde, karışıklık çıkaran

reparaturanfällig

çok tamir çıkaran, çabuk bozulan

Einsprachige Beispiele (nicht von der PONS Redaktion geprüft)

Türkisch

Kenti arkadan saran tepeler, tüm kasabayı ön plana çıkaran kumsallara doğru eğimlidir.

tr.wikipedia.org

Birçok küçük kapının arkasında kendine has bir ses çıkaran çıngırak bulunur.

tr.wikipedia.org

Ancak bu bedenleri açığa çıkaran şey, toplumsal konsensüs değil, bireylerin bedenleri üzerindeki iktidarın maddiliğidir.

tr.wikipedia.org

Başlığın fonksiyonu yanma odası içindeki moleküllerin gelişigüzel termal hareketlerinin itmeyi ortaya çıkaran yönsüz ötelenmeye dönüştürmektir.

tr.wikipedia.org

Kulübümüzün bu yıllardaki başarılı mücadelesi ekmeğini taştan çıkaran yöre halkının sosyal aktivitesini ve çehresini değiştirmesine etken olmuştur.

tr.wikipedia.org

Aslında,fazla ciddi, içine kapanık ya da korkak bir insan olduğu için gerçekten sorun çıkaran birine dönüşemez.

tr.wikipedia.org

Sekiz römorkör, teknenin kamalı olduğu kanalın kenarından kumu çıkaran bir kepçe ile birlikte gemiyi yeniden yüzdürmek için çalışıyor.

tr.wikipedia.org

Türkiye müslüman çoğunluğu ve laik ülke yapısıyla, dünyada ilk cinsellik içeren yapımları çıkaran halkının çoğu müslüman olan ülke oldu.

tr.wikipedia.org

Cramer kuralı aynı sayıda değişken ile denklem bulunan doğrusal denklem dizgesinin çözüm kümesini bulmak için kullanılabilen bir ifade ortaya çıkaran bir doğrusal cebir teoremidir.

tr.wikipedia.org

Faz kaymalı osilatörler, faz kayması ortaya çıkaran geribeslemeli bir yükselticiden oluşan osilatördür.

tr.wikipedia.org